10 Haziran 2010 Perşembe

ÇEKİRDEĞİ


Üzüm çekirdeği damar yozlaşmasını önler ve damarlarınızı sağlamlaştırır. Hipertansiyon, kalp krizi ve felç olasılığını minimale indirir. Diabetli ve varisli kişilere son derece yararlıdır. Gözü maküler dejenerasyon ve kataraktan korur. Üzüm çekirdeği sürekli bilgisayarın başında olan kişilerin göz sağlığının korunmasında da önemlidir.

Üzüm çekirdeği, DNA hasarını azaltarak kanser oluşum riskini de minimale indirir.

Üzüm çekirdeği, cildin bağdokusunda bulunan kollajeni sağlamlaştırır. Deriyi dinçleştirdiği için kozmetik sanayinde merhem olarak da kullanılır

Üzüm çekirdeği. damarların kollajen dokusunu da sağlamlaştırdığı için damar sertliği ve damar sertliği ile ilgili çok sayıda hastalığı önler.

Üzüm çekirdeği, histamin salgısını azaltarak alerjiyi önler. Üzüm çekirdeği iltihabi prostaglandinlerin sentezini azaltarak romatizmal hastalıklar, ağrı ve endometrioz gibi durumlarda yararlı olurlar.



Üzüm çekirdeği şifa kaynağı


İnsan vücudu tarafından sentezlenemeyen Omega 3 ve Omega 6 yağ asitleri üzüm çekirdeği içinde bol miktarda bulunuyor.

Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kenan Kaynaş, üzüm çekirdeğinin içerdiği Omega 3 ve Omega 6 yağ asitlerinin kanser oluşumunu önlediği gibi kalp damar ve şeker hastalarına şifa olduğunu, bu nedenle bu meyvenin çekirdeğiyle birlikte tüketilmesi gerektiğini söylemiştir.

Dekan Prof. Dr. Kaynaş, Bozcaada'da şaraplık üzüm çekirdeklerinin yağ içerikleri ile yağ kalitesinin belirlenmesi konusunda yaptıkları araştırmanın sonuçlarını açıklamıştır. Bağlarda 8 farklı siyah üzüm, 4 farklı beyaz üzüm çeşidine ait 20 çekirdeğin özelliklerinin ve yağ asidinin incelendiğini kaydeden Prof. Dr. Kenan Kaynaş, üzüm çeşitlerinin çekirdeklerini ayrı ayrı toplayıp bunların yağlarını çıkararak laboratuar ortamlarında tüm yağ kompozisyonlarını ve bileşimlerini tek tek saptadıklarını söylemiştir.

İnsan vücudu tarafından sentezlenemeyen Omega 3 ve Omega 6 yağ asitlerinin üzüm çekirdeği içinde çok bol miktarda bulunduğunu saptadıklarını söyleyen Prof. Dr. Kaynaş şunları söylemiştir:

"İnsan sağlığı üzerine yapılan araştırmalara göre Omega yağ asitlerinin kardiyovasküler sistem üzerine çok olumlu etkileri bulunmaktadır. Örneğin, Omega yağ asitlerinin kalp hastalıklarında, ikinci tip şeker hastalığında, prostat ve meme gibi çeşitli kanser vakalarında, obezitede ve iltihaplı eklem romatizması gibi hastalıkların önlenmesinde, kandaki iyi kolestrol oranının yükseltilmesinde önemli rol oynadığı anlaşılmıştır. Ayrıca üzüm çekirdeğinin tespit edilmiş en güçlü antioksidan olup, E vitamininden 50, C vitamininden 20 kat daha güçlü etkiye sahiptir. Üzüm çekirdeği antioksidan özelliği ile insan vücudunda kimyasal reaksiyonlar sonucu oluşan veya dışarıdan sigara, alkol, kirli havayla alınan zararlı maddeleri etkisiz hale getirerek serbest radikallerin nötralize edilmesini sağlar. Antioksidanlar ayrıca en etkin yaşlanmayı geciktirici maddelerden biridir."
Siyahı daha yararlı
Yemesi daha kolay olduğu için toplumun çekirdeksiz üzümü tercih ettiğini de dile getiren Prof. Dr. Kenan Kaynaş, “Üzüm çekirdeğini yemeyi herkes sevmez. Kırıldığında dişlerin arasına sıkışması nedeniyle yemesi de zordur. Böyle bir zorluk yaşanıyorsa çekirdeği çıkarıp ezerek toz haline getirmeli, günde bir çay kaşığı yenmeli. Balla birlikte tüketilmesi çok daha faydalıdır. Siyah üzüm, yağ asitleri, antioksidan özellikleriyle daha faydalı. Halkımız çekirdeksiz üzüm yerine çekirdekli üzümü tercih etmeli” dedi.
Üzüm çekirdeği hülasası (özütü) nedir?

Kara üzüm çekirdeğinden elde edilir. Üzüm çekirdeğinin temel görevi antioksidan olmasıdır. Vücudu, kendi içinde oluşan ya da dış kaynaklı serbest oksijen radikallerinden ve diğer radikallerden korur. Üzüm çekirdeğinin antioksidan özellikleri çok tanınmış antioksidan vitaminler olan C vitamininden 20 kat ve E vitamininden ise 50 kat daha üstündür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder